Kategori: SAĞLIK

Mükemmel cilt sırlarım vaaaar.

Hepimizin çaktırmadan kendimize dert edindiğimiz cilt sorunlarımız için bir takım bilgiler öğrendim ve bunları paylaşmazsam kendime ihanet eder gibi hissedeceğim. Beni bilen bilir. Benim için hayat paylaştıkça anlamlıdır.

Cilt kusurlarımız varsa bunun bir çözümü de vardır dedim ve biraz araştırma yaptım. Önceki yazılarımda hayat detoksundan bahsetmiş, daha sonra cilt detoksu ve beslenme ile ilgili bir takım bilgilerimi sizinle paylaşacağıma dair söz vermiştim.

Sözümü tutmak üzere hazırım. Siz de hazır mısınız?

Ciltte oluşan bozuklukların bir çok nedeni olabilir. Biz bugün bu kısımla ilgilenmiyoruz. Cildimizi bir şekilde bozmuşuz işte. Yenilenmek için çare arıyoruz.Yine bir detoks sığınması yaparak cildimizdeki pürüzleri yok edeceğiz dostlar.

Detoks yapan herkesin ortak yorumu kendilerini daha iyi ve zinde hissettikleri yönünde. Fiziksel olarak da, ruhsal olarak da kendilerini iyi hissettiklerini söylüyorlar. Peki o zaman biz niye yapmayalım bu mucize detoksu öyle değil mi?

Detoks sayesinde baş belası selülitler, sivilceler ve kırışıklıklara meydan okuyacağız.Detoks programı yoğun arınma sistemimizi harekete geçirecek ve arınacağız. Detoks bize neler yapar bir bakalım…

  • Organlarımızı her zamanki ağır işçiliğinden kurtarıp bir süre dinlendirir.
  • Karaciğerimizdeki toksinlerden bizi kurtarır.
  • Bağırsak, böbrek ve cilt yollarıyla toksinlerden arındırır.
  • Dolaşımı hızlandırır.
  • Vücudumuzu sağlıklı olma kalitesi yükselmiş besinlerle doyurur.

İnsanın “Daha ne yapsın?” diyesi geliyor ama daha bitmedi.

Üç günlük bir detoks programı ile güzelliğimize güzellik katalım ne dersiniz? Bu programla oluşacak kazanımlarımızdan bahsedeyim hemen

  • Cildimiz dinlenecek, yenilenecek ve canlanacak.
  • Cilt kızarıklıkları, lekeler ve noktalar kayıp olacak.
  • Cildimizin doğal parlaklığı için, kılcal damar dolaşımı ve lenfatik direnaj artacak.Bu sayede cilt ışıl ışıl parlayacak.
  • Gözlerimizin akı daha beyaz olacak.
  • Gözlerimizin etrafındaki koyu halkalar yok olacak.
  • Cilt dokumuz pürüzsüzleşecek.
  • İnce çizgiler daha az belirgin görülecek.
  • Vücudumuzda biriken tüm gereksiz pisliklerden kurtulacağız.
  • Selülit oluşumunu engelleyeceğiz. Sindirim sistemimizi temizleyeceğiz.
  • Vücuttaki asit-alkali dengesini yeniden kurup, organlarımızın daha iyi çalışmasını sağlayacağız.
  • Yaşam tarzımızı ve beslenme şeklimizi değiştirmemize yardımcı olacağız.

Böbrek ve bağırsaklarımızın dışında kolonumuz toksinlerle dolarsa karaciğerimiz görevini başarıyla yerine getirmeyecektir.Atılamayan toksinlerde akne, sivilce gibi  ciltten dışa vurulmasına sebep olacaktır.

Arınmak için ne yapacağız peki? Bilinen çeşitli sıvı detokslarından faydalanabiliriz. Bir örnek vermek gerekirse aşağıdaki liste şahane.

Sabah
 
     Sıvı Detoks Malzemeler
  • 1 adet yeşil elma,
  • 7-8 yaprak maydanoz,
  • 1 dilim taze zencefil (sıvı detoksunda kabuğu soyulmuş olarak kullanılacak)
  • Yarım limon ( sıvı detoksunda kabuğu soyulmuş)
  • 1 adet kereviz sapı,
  • Yarım çay bardağı su,
      Sıvı Detoks Hazırlanışı
  • Sıvı detoksunda tüm malzemeleri yarım çay bardağı su ilave ederek katı meyve sıkacağından geçirin.
Öğle
 
      Sıvı Detoks Bağışıklık İçeceği
  • 1 adet havuç,
  • 1 adet orta boy greyfurt ( sıvı detoksunda kabuğu soyulmuş halde )
  • 1 adet salatalık,
  • Çeyrek demet maydanoz,
  • 1 adet küçük turp
  • 1 ince dilim taze zencefil,
  • 1 adet kereviz sapı,
  • 1/2 çay bardağı su
 Sıvı Detoks Hazırlanışı
  • Bütün malzemeleri 1/2 çay bardağı su ilave ederek katı meyve sıkacağından geçirin. 
 
 Ara Öğün  Çilekli Detoks İçecek 
  • 1 çay bardağı light kefir,
  • 1/2 çay bardağı su,
  • 2-3 adet çilek,
  • 2-3 franbuaz ( dondurulmuş )
  • 2-3 adet böğürtlen ( dondurulmuş )
  • Tüm malzemeleri blendırdan geçirin.
Bulamadığınız meyvelerin yerine bulabildiklerinizi ekleyebilirsiniz elbette. Çilek bulamadık diye vazgeçmeyin. Sevdiğiniz başka bir meyve karışımı da işe yarayacaktır. Yazın çilek,karpuz,kavun karışımı içmiştim. Ben bayıldım. Yaz gelince deneyin mutlaka.
 
Akşam
Beyaz detoks İçeriği
  • 1 enginar,
  • 1 avuç lahana,
  • Çeyrek demet kadar maydanoz,
  • 1 dilim ananas,
  • 1/2 limon ( detoks için kabuğu soyulmuş )
  • 1 dilim kereviz ( detoks için kabuğu soyulmuş)
  • 1/2 çay bardağı su
      Hazırlanışı
  • Malzemeler 1/2 çay bardağı su ilave edilerek katı meyve sıkacağından geçirilir.

Başka bir alternatif beslenme şekli olarak bir süre 3 ya da 5 gün. Kırmızı et, şeker, tuz, işlenmiş gıdalar, alkol, kafein gibi yiyecek ve içeceklerden uzak durabilirsiniz. İdeal olan üç günmüş bilginize. Başlangıç için 5 gün çok zorlayıcı oluyormuş. En baştan sıkıntı çekmeye gerek yok bana göre. Bu denenen detoks çeşitlerini ayda bir hafta içerisinde yapıp aslında her ayın pisliğinden de kurtulabiliriz.

Taze meyve sebze suları hücrelerimiz ve dokularımızı yenilerken sindirimi de kolaylaştırır unutmayın. Gerçek bir rahatlama yaşayacağız. Gerekli enerjiyi meyve özlerinde işlenmemiş, el değmemiş sayısız vitaminden elde etmekte mümkün üstelik.

İçeceğimiz çiğ meyve sebze sularından başka buharda pişirdiğimiz sebzeler de destekleyici olacaktır.

Var mısınız? Deneyelim mi?

 

 

 

Göz altı pürüzüne son…

 

“Gözümün altına bu torbaları asan kaderin böylesine yazıklar olsun” diyesimiz geliyor bazen. Öyle mor mor kirli gibi bir görüntüsünün olması amma da sinir bozucu değil mi? Artık fazla görünen göz altı torbalarını kimse istemiyor. Yaşasın ki estetik mucize var. Erkekler de kadınlar da başa çıkamazsa kısa yoldan kurtulmaya bakıyor.

Şimdi bu kendimize dert ettiğimiz göz altı torbaları neden oluşuyormuş hep birlikte öğrenelim. Göz altı torbaları genellikle yorgunluktan, stresten, uyku düzeninin bozukluğundan, uzun süre bilgisayar başında vakit geçirmek ve televizyon izlemek, en problemlisi de genetik geçişlerden oluşabiliyor.

Göz altı torbaları göz altındaki yağ keseciklerinin fıtıklaşmasından dolayı oluşuyormuş. Bu yağ kesecikleri gözün etrafında bir çok kasın arasında tampon görevi yapıyormuş.Zaman içerisinde üzerlerindeki bağ dokusu ve deri gevşedikçe , strese bağlı kaslar da uzun süre kasılı vaziyette kaldığında fıtıklaşma oluşuyormuş. “Ay hangi birini kontrol edeceğiz?” dediğinizi duyar gibiyim. Göz çevresi egzersizlerinden de bahsedeceğiz merak etmeyin kurtuluşu var. Annelerimizde kendini gösteren göz altı torbaları varsa önlem almamız şarttır haberiniz olsun.

İlk önlem mutlaka evimizde göz maskesi bulundurmaktır. Soğuk buz içeren maskeler genellikle hızlı bir şekilde göz altı dokusunu sıkıştıracağından, göz çevremiz rahatlayacaktır. Göz maskesi uygulamasını 10-15 dakika kadar yapmalıyız.

Doğadan faydalanırsak nasıl bir besin maddesi gereklidir sorunuza cevaben, anne yöntemi ile çiğ patates halkaları, salatalık dilimleri, soğumuş siyah çay pansumanının dışında papatya çayı  kompresi de iyi gelecektir. patatesleri salatalıkları ve diğer pamukla uygulayacağınız besinleri gözlerimiz kapalıyken göz kapaklarımızın üzerine yavaşça yerleştirerek dinlenmeliyiz. Dilimleri bir kaç dakika buzlukta bekletmenizin ardından uygulamanız daha etkili olacaktır.

Önlem almak başka bir şey, var olanı tedavi etmek başka bir uygulama ister. Dinlendirmeleri sıklaştırdığımızda ilerlemeyi durdurabiliriz elbette. Genetik durumlardan dolayı, yaş ilerledikçe baş edilmez bir hal aldıysa da bunun tek yolu plastik cerrahi uygulamalarından yararlanmak olacaktır.

Bazen de bu göz altı torbaları o kadar da masum olmayabilir. Bir takım hastalıkların habercisi olarak göz altına yerleşmiş olabilirler.Bütün düzeltici uygulamalarınıza rağmen her hangi bir değişiklik olmuyor ve artış gösteriyorsa mutlaka vücutta su ve tuz tutulumuna bağlı bir hastalık olabileceği düşüncesi ile bir uzmana danışılmalıdır. Göz altı torbaları, böbrek ve hormonal rahatsızlıklara işaret edebilir. Göz ardı edilmemelidir.Tuz tüketiminizi her zaman dengede tutmanızı öneririm . yiyeceğiniz besinleri tuzlamak yerine baharatlamak inanın daha sağlıklı.

Kullandığımız kozmetik ürünlerine de dikkat etmeliyiz. Aşırı yağlı yüz kremlerini kullanmamak en doğru tercih olacaktır ama cilt olarak buna ihtiyacınız varsa göz çevrenizden mümkün olduğunca uzak tutmalısınız. Göz çevresindeki gözeneklerinizin tıkanmasına yol açan bu tür kremler kan ve lenf dolaşımınızı engelleyeceğinden zamanla göz altlarınızda şişmeler oluşacaktır.

Hepimizin merakı suda erimeyen akmayan makyaj malzemeleri ama bu tür malzemelerin maalesef cilt gözeneklerimize zararı olduğunu unutmayalım. sık kullanmamaya özen gösterelim diyebiliriz. Temizlenmesi zor bu ürünler için kendilerinden daha yağ oranı yüksek temizleyicilerle ciltten silinebilir.

Göz altı torbaları tedavisi için bazı dermo – kozmetik ürünlerde var elbette.Suda eriyen yağlı olmayan ürünleri tercih etmeliyiz. Jel bazlı ürünler de kullanılabilir. Güneş koruma faktörü olan kremler tercih etmemiz de etkili olacaktır. Bağ dokumuzu kuvvetlendirecek C vitamini içerikli maddeler bulunduran kremler de tedavi edicidir. Ödem toplanmasını engeller. Göz altı jelleri morluk oluşmasını da engelleyecektir.

Uyku düzeni bozukluğu göz altı torbaları ve morlukların birinci nedenidir. dinlendiğiniz kadar 7 ya da 9 saat uyku bu sorunu ortadan kaldıracaktır. Benim gibi az uyumayı tercih eden okurlarıma önerim kozmetik ürünleri dikkatlice seçmeleri ve bitkisel uygulamaları ciddiye almalarıdır. yüksek yastıkta uyumanız, uyku maskeleri de etkili bir yöntemdir.

Göz altlarımızı da garantiye aldık sayılır. Uygulamaları lütfen deneyin hanımlar beyler…

Göz altı torbaları kremleri hakkında bilgi için bir kaç dakika internette gezinmeniz yeterli olacaktır. Unutmayın Hz. Google herşeyi bilir.

 

5 yaş geriye saralım mı?

5 Yaş daha genç görünmek ister miyiz? Eeeeveeeet.Zamanı durdurmak mümkün değilse hayat üzerinde oyunlar oynarız biz de. Bir takım entrikalarla, küçük hilelerle gençliğimizi korumamız mümkün olabilir.

İşe saçlardan başlasak mesela, hiçbir şeyi abartılı sahiplenmemeliyiz. Genç görüneceğiz diye komik olmamalıyız. Ara tonlar her zaman daha genç gösteriyor. Platin sarılar, esrarengiz marjinal tonlardan uzak durmalıyız.Genç ve farklı gözükeceğiz diye düşünürken daha çok komik görünüyormuşuz haberiniz olsun.

Anket araştırmalarına göre orta yaş sınırında yaşayan kadınların saç renklerini alışılmışın dışında seçenleri için değerlendirme sonucu pek iyi cümlelerden oluşmuyor. Herkes özgürce dilediği gibi saç modeli ve rengi kullanabilir elbette ama amaç daha genç görünmekse bir kez daha düşünün derim.

Doğal kahve tonları ya da platinden uzak ışıltılı sarı saçlar en çok tercih edilen renkler. üstelik yüz şeklimize uygun bir kesim ile de genç görünmek oldukça mümkün.

daha-genc-gosteren-makyaj-hileleri-1437742458-16770519027

Ten rengimizi güzelleştirirken dikkat etmemiz gerekenler var. Yüzümüze uyguladığımız kapatıcı kozmetikler ile yapay bir görüntü elde edersek olduğumuzdan genç değil aksine olmadığımız kadar yaşlı ve komik görüneceğiz.

Gözlerimizin altında zamanla yorgunluktan oluşan halkalardan kurtulmak için satın aldığımız kapatıcılarımızı makyajın ilk hamlesi olarak kullanmalıyız. Ten rengimize uygun aydınlatıcı, cildimizi ışıl ışıl gösterecek kapatıcıları uzman yardımı ile tespit edip kullanmalıyız.

Gözlerinizin altını, dış köşelerinizi, göz kapaklarınızı, burnunuzun iki yanını da göz halkalarınızı kapatmak için kullandığınız kapatıcınız ile güzelleştirin.Aynı uygulamayı mutlaka dudak kenarlarınıza da da kullanın.Cildinizi aydınlatmanız genç görünmenizi sağlayacak.

serenay

Ufak tefek bedenimizde deforme olmuş bölgelerimiz var elbette. Kilo kontrolümüz yerinde olsa bile bazı yağ fazlalarını kamufle etmek bizi daha gösterişli ve genç gösterecektir. Lifting etkisi yaratan likralı jeanleri tercih etmeniz hem bedeniniz toparlayacak, hem içinde rahat etmenizi sağlayacak hem de daha genç görünmenize destek verecektir. İş hayatı içerisindeki klasik giyim tarzınızın dışında eski arkadaşlarla buluşulacak, gece eğlenmeye gidilecekse likralı bir jean idealdir. Üzerine giyeceğiniz her neyse zevkinize kalmış. Karışmam. yırtık jean modasını da, saldırıya uğramış moduna çekmezseniz, abartmazsanız harika olacaktır.

ic-camasirlarinin-omru-nasil-uzatilir-7

Üst iç çamaşırına dikkat. Zamanla deforme olmuş bölgelerin başında gelen göğüsler maalesef yerçekimin dayanılmaz kuvvetine annelik ve benzeri sebeplerden dolayı yenik düşebiliyor. Estetik yaptırmak bir çözüm elbette ama baktınız o kadar da estetiklik bir duurm yok. Hafif bir deforme var. O halde sütyeninizi iyi seçmeniz gerekecektir. Bedeninize tam uygun olan, durumunuza göre uzman desteği ile satın alacağınız sütyenler göğüs bölgenizde görüntü kirliliği yapmayacak, sizi daha genç gösterecektir. İç çamaşırı konusunda kadının kendini şımartması endorfin oranınızı arttırıyormuş haberiniz olsun. Bu da artık daha mutlusunuz demektir.

 

Gelelim çabuk deforme olan en çok kullanılan bölgeye. Neresi dediğinizi duyar gibiyim. elbette bir çok eylemi yapmamızı sağlayan dudaklarımız en çok yaşımızı gösteren vücut parçamızdır.

Yaş aldıkça dudaklarımız hacmini kayıp eder. koyu ve mat tercih edilen rujlar bu hacim kaybı gerçeğini otomatik olarak ortaya serer. bu sebeple pembe parlak renk rujlar ile küçük bir entrika çevirerek dudaklarımızı daha genç dolgun ve pürüzsüz gösterebiliriz.

imagesca5sabt7

Yanaklara dikkat. pembe tonlarında tercih edilen allıklar yanakları daha gergin ve dinç göstermektedir. Elmacık kemiklerimizi aydınlatır. Böylece daha taze görünürüz. Koyu allıklardan uzaklaşın lütfen.

İşte biraz küçük hileleri paylaştık. Genç görünmek için hilelerden başka beslenme şeklimize ve vücut egzersizlerimize de mutlaka dikkat etmeliyiz. Diğer detayları başka bir yazımda paylaşacağım.

Hepimize kolay gelsin…

Hayatı detoksla…

Bahar gelse, çiçekler açsa kuşlar cıvıldasa da maalesef metropol hayatlarında hava yeteri kadar tazelenmiyor. Soluduğumuz hava içerisinde, yuttuğumuz, tenimizdeki gözeneklerden içeri aldığımız zararlı kimyasalların haddi hesabı yok.

Hem ruhen hem de bedenen kirlendiğimiz dünyamızdan arınabilmek adına bir şeyler yapmamız gerektiği kanaatindeyim. Bu kimyasallardan arınmanın yolları var elbette. Vücudumuzu yenilemek adına hep birlikte detoks yapmayı öneriyorum. Detoks yöntemleri paylaşmak istedim bugün.

  1. Yöntem: Yaşasın çok tatlı bir yöntem. Bitter Çikolata Çılgınlığı:

çikolata-ile-gelen-sağlık (1)

O masum yaramazlık hallerimizde sığındığımız çikolata, eğer bitter ise bakın neler yapıyor?

Siyah çikolata beden için en faydalı çikolataymış. İçeriğindeki yüksek konsantrasyonlu polifenoller sayesinde vücudun, serbest radikallere, kansere ve kalp hastalıklarına karşı korunma gücümüzü arttırıyormuş.%77 kakao içerikli bir parça bitter ile sağlığımızı korumak mümkünmüş. Ay hiç de sevmezdik ama neyse….

Sevdim ben bu bitteri…

2.Yöntem : Organik boya hareketi:

12745420_218432961838731_2126378899769969605_n

Bahar yaz en çok insanın yenilenme isteğinin arttığı dönemlerdir. Ev duvarlarımızın rengini değiştirmeyi tercih edeceğimiz bu dönemde yapmanız gereken gerçek bir detoks için duvarlarınızda kullanacağınız organik boyalardır. Bırakın duvarlarınız nefes alsın siz de huzurla keyifli keyifli yaşayın.

3. Yöntem: Cam şişelerden vazgeçmeyin.

pasabahce-kapakli-cam-su-sisesi-11803-52-B

Cam temizliği kolay, en sağlıklı objedir şüphesiz. Hem doğaya ihanet etmemek hem de sağlıkla içeceklerinizi tüketebilmek için yanınızda taşıyacağınız su şişelerinizi cam olanlardan tercih edin. Üstelik o iğrenç plastik kokusuna bulaşmış lezzetsiz su tadından da kurtulmuş olursunuz.

4.Yöntem: Havanızı temizleyin.

2

Çiçek yetiştirmek, hem zihninizi güzel bir etkinlikle rahatlatmanıza yardımcı olur, hem de yetiştirmek için balkonlar yerine evinizin içini tercih etmiş olmanız, odanız için hava temizleyicisine sahip olmanızı sağlar. Çiçekler gerçek bir hava temizleyicidir. İlkokuldan beri öğrendiğimiz çiçeklerin solunumunu düşünün durumu yeterince özetleyecektir.

5. Yöntem: doğal topraklardan yararlanın.

kil-maskesi-nasil-yapilir_7058561-3744_640x360

Kil, cildimizin toksin atmasını sağlayan harika bir doğal mucizedir.Toprak ananın bu hediyesi ile cildimiz arınır daha genç ve taze görünür.Nemlendirici özelliği ile yoğun olan beyaz kil, kuru ciltler üzerinde oldukça etkilidir. Yağlı ciltler için ise mutlaka kırmızı kil ya da yeşil kil tercih edilmelidir.

6. Yöntem: Cilt Losyonlarına Dikkat:

glikolik-asit-iceren-urunler

Cildimize kullanacağımız tüm kozmetiklerin içeriklerini iyi kontrol etmemiz gerekmektedir. Özellikle direk gözeneklerimizden içeri nüfuz eden losyonlara dikkat etmeliyiz. Parabensiz losyonları tercih etmeliyiz. Organik bakım ürünlerini kullanmaya özen göstermeliyiz. Paraben zamanla endokrin sisteminin işleyişini bozmaktadır.

Bu altı maddeye dikkat etmemiz bile bir takım önlemler alarak kendimizi korumaya almamızı sağlayacaktır. Hadi detokslayın hayatı.

Detoks beslenme şeklini başka bir yazımda paylaşacağım.

 

 

 

 

Cilde karşı işlenen suçlar…

Hayat ile ilgili herşeyi doğru yapamıyor olabiliriz. Bize göre doğrular başkalarına göre hatalar ve yanlışlar olarak önümüze sunabilir. Suç sayılabilir. Adil bir şekilde durum çözülebilir yada adaletsizliğe karşı çaresiz kalabiliriz. bugün konu hayat ve adalet değil.

Bugün hepimizin ihtiyacı olan bir takım sağlık unsuru bilgiler paylaşmak istedim.Ruhumuza karşı işlediğimiz suçlardan başka bize bahşedilen bedenlerimize karşı da bir takım suçlar işliyoruz. “Günahkarız Tanrım bizi affet. Bedenimizi koru ve kolla”  dediğimizde yenilenemiyoruz.

Hücreleri eskittiğimizde yenilenmek için suni müdahaleler de bulunup, durumu kurtarmaya çalışsak da yapılan işlemlerin bize zararları da olduğunu unutmamalıyız. O halde olayı bu raddeye getirmeden neler yapmalıyız bir bakalım.

Bilim insanlarından, Desmond Morris, “Kusursuz bir cilt, bütün insanlığın en çok arzu ettiği şeydir.” demiş. Bana göre insanların en çok arzu ettiği unsurlardan biridir desek daha doğru olacak. Bir varlığı sadece sevmek yetmez. Hepimiz bedenimizi cildimizi seviyoruz ama sevgi, emek istiyor. Bunu unutmamalıyız. Bizim Atalarımızın bir cümlesi vardır.” Bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur”. Kendi bedenimize zarar verecek ne gibi suçlar işliyoruz bir bakalım.

  1. Suç: STRES

indir (3)

Aşırı stres ile  hayatımızı sürdürmek kortizol salgımızı arttırırmış. Kortizol kimmiş? Kortizol, erken yaşlanma hormonuymuş. İnsülin ve yağı arttıran bu hain hormonu vücutta çoğaltan yaşadığımız stresli hayatmış bilginiz olsun. Kronik stres hali C, B vitamini ve Magnezyumumuzu emiyormuş. Bu vitaminler ise cildin ışıltısı için gereken en önemli vitamin grubudur. Işıltımımızı kaybetmemek için stres yönetimi becerisi kazanmalıyız. Bahsettiğim vitamin gruplarının olduğu besinler tüketmeye özen göstermeliyiz.

2.Suç: AŞIRI KAFEİN TÜKETİMİ

indir (4)

Kahvesiz yaşayamayacığımız aşikar. Milletçe kahve keyfini seviyoruz. Ülkemize son yıllarda katılan birbirinden güzel lezzetli kahveler ise iyiden iyiye vazgeçilmezimiz oldu öyle değil mi? Ne demişler, “Her şeyin aşırısı zarar.”

Maalesef kafein vücudun su oranını düşürüyor. Adrenalin bezlerini tetikleyip stres hormonlarının salgılanmasını arttırıyor. Stres zaten cilde zararlı. Kafein ile ikinci bir zarar oluşturuluyor. Kahveden vazgeçmeyin. Tüketim adetinizi azaltın ve bol bol su için derim. Parlak cilt için günlük içeceklerimize bitki çayları ve taze sıkılmış meyve suları eşlik edebilir bence.

3.Suç: SİGARA

sigara-icen-yasli-kadin

Sigara içenlerin  tütün belası çizgileri vardır. Kendilerine has kırışıklıkları oluşur zamanla. Büzülmüş dudak kenarları kırışıklıkları kaçınılmazdır. “Sigaranın dumanına sarsam, saklasam seni” şarkıları söylerken o duman var ya içinde kayıp olduğunuz, cilt için zehirleyici kimyasalları barındırır. Nikotin cildin oksijenini tüketir. Oksijensiz cilt beslenmez. Bu yüzden sigara içenlerin cildi zamanla grimsi bir ton almaya başlar. Hücre yenilenmesini engelleyen sigara bileşenleri cildi yaşlandırır.

Sigaranın cilde verdiği zarar öyle hemen ortaya çıkmıyor da. Uzun vadede kendini belli etmeye başlıyor. Sadece cilde değil neredeyse bedenin büyük bir kısmına zararı dokunan bu gereksiz sağlık düşmanı ile ilişkinizi yeniden gözden geçirin derim.

Sigara bırakanların cildindeki gelişimi izleyin. Zamanla ciltlerinin daha da parladığını, ince çizgilerinin azaldığını göreceksiniz.

4.Suç: ALKOL

bir-kadeh-sarap-1-saat-spora-esit-4934330

 

Arada sırada keyif için içilen bir kadeh şarap sizi rahatlatır hatta, sindiriminizi kolaylaştırır, kan yapımınızı arttırır konulu bilgiler doğrudur. Aşırısını tüketmek bütün bu iyi özelliklerini maalesef ortadan kaldırmaktadır.

Aşırı alkol ciltte sarkmalara, kızarıklıklara, gözlerde kanlanmaya sebep olur. Alkol vücudu susuz bırakır.B vitaminlerinizi çalar. Tırnaklarınızı ve saçlarınızı güçlendiren B vitamininin eksikliği başınıza olmadık işler açabilir.Sağlıksız bir cilt için B vitamininizi eksiltin de denebilir.

5. Suç: UYKU POZİSYONU

588

 

O güzel yüzünüzü yastığa gömüp uyumayı tercih ediyorsanız başınıza gelecek var demektir. Yüz kırışıklıklarını hızlandırıyorsunuz bu şekilde uyuyarak, haberiniz olsun. Günde en az 8 saat uyuyan ve yüzünüzü sağlı sollu yastıkla temas ettiren insanlara oranla düzensiz uyuyup yastığa gömülenler arasında yapılan araştırmaya göre yastığın yüzünüzün düşmanı olduğu ortaya çıkmıştır.

6.Suç : HIZLI ŞOKLAMA DİYETLER

fft99_mf4600153

Kırışıklıklarımızı ve sarkmalarımızı hızlandıran bir diğer düşman da hızlı kilo alıp vermeyi alışkanlık haline getirmiş olmamızdır. Kilo almak cildi gerer, ciltte çatlaklar oluşmasını sağlar. Hızlıca egzersiz yapmadan verilen kilolar sonucu ciltte sarkmalar ve kırışıklıklar oluşturur. Aşırı güneşe bağlı da ortaya çıkabilecek bu görüntü hızlı kilo alıp verme ile tetiklenir.

7.Suç: GÜNEŞ FAZLASI

indir (5)

Güneş cildimizin rengini değiştirirken güzelleştiriyor da.Sağlık için güneşten alınan D vitaminine de ihtiyacımız olduğu doğrudur. Maalesef her şeyde olduğu gibi fazlası zarar olan güneş ışınları, tıpkı sigara gibi çabuk kırışıklık oluşmasını sağlar. Bunun nedeni cildin nemini suyunu azaltmasıdır.Bunu anlayabilmeniz için basit bir deneme yapmanızı öneriyorum. Vücudunuzda güneş görmeyen bölgeleriniz ile güneşe maruz kalan kısımlarını kıyaslayın farkı anlayacaksınız.

Güneşin kanserojen madde ürettiğini de unutmamak gerekir. Işıldayan bir cilt için  güneşlenme aralığınız haftada 3 kez 15 er dakika arayla olmalıdır.

Suçları öğrendik. Suç işlemekte özgürsünüz. Cilt sizin, beden sizin. Kime ne?

 

 

 

 

 

İnce belli keyfi…

İnce belli tamlamasını okuduğunuzda aklınızdan geçen çay olmasın sakın. Ne büyük keyif değil mi? Estetik bir bardakta, tavşan kanı çay içerken dost sohbetlerinde kayıp olmak. Millet olarak olmazsa olmazımız çay. Bugün konu çay değil.

İnce belli, düz karınlı, sağlıklı ve güzel görünme çabalarımıza istinaden küçük bir destek yazısı hazırladım. Görseller için Hz. Google a teşekkür ediyoruz.

Doğuştan estetik görüntülü, orantılı vücutlu, sindirim sistemi düzgün çalışan, beslenmesine dikkat edip, sporunu aksatmadan yapan muhteşem insanları toplu halde tebrik ediyoruz.

Birazcık deforme olmuş bedenlerimiz için şekillendirecek, toparlayacak bir kaç hareket önerisinde bulunmak istedim.

Hareketleri, her sette 12 kere olmak üzere ikişer defa yapmamız gerekiyormuş. Yazının devamında sunulan alternatiflerden birini iki set şeklinde uygulayabilir karnınız acımadı ve hemen yorulmadıysanız, ardından bir hareket daha ekleyerek ufak ufak sayıyı arttırabilirsiniz. bu egzersizler sadece kadınlar için değil beyler. Türk balkonlarınızı görmek istemiyoruz haberiniz olsun. Kadınların muhteşem görünmesini bekleyen göbekli erkeklere söylüyorum; arada aynaya bakarsanız iyi olur.

Güzel belinizin daha da güzelleşip vücudunuza ekstra bir şahanelik katmasını istiyorsanız, hadi bakalım hep birlikte yere yatıyoruz. ofisteyseniz yere yatmak için eve gitmeyi bekleyin lütfen. Benim yüzümden komik duruma düşmenizi istemem. 

  1. Sırt üstü yatıp sağ ayak bileğinizi sol dizinizin üstüne koyun. Sol elinizi kafanızın arkasına, sağ kolunuzu da yere koyun.
  2. Sol kürek kemiğinizi yerden kaldırın ve sol omzunuzu sağ dizinize doğru götürün ve yere geri yatın.
  3. Aynı tarafı bir kere daha tekrarlayın ve tarafları değiştirip bir tane daha yapın.

 

“O bel incelecek” dedik ve başladık artık. Yorulmak yok tempo ile devam…

  1. Yerde sağ tarafınızın üstüne yatın, bacaklarınızı düz tutun, parmaklarınızı gerin. Poponuzu sıkın ve karnınızı içeri çekin.
  2. Kafanızı kolunuzun üzerine koyun. Sol elinizi yerde önünüze koyun.
  3. Sol bacağınızı düz tutun ve verev kaslarınızın gerildiğini hissedene kadar vücudunuzla aynı çizgide kaldırın. Bir-iki saniye tutup indirin.

Belimize form kazandırdıktan sonra en önemli ikinci bölgemiz için bir çalışma yapalım dedim. Hazırsak başlayalım.

  1. Yerde sırtüstü yatın, sol topuğunuzu sağ ayak parmaklarınızın üstüne koyun. Boynunuza sol elinizle destek verip, sağ elinizle dambılı havada tutun.
  2. Alt karın kaslarınızın çalıştığını hissedene kadar omuzlarınızı yerden kaldırın, yukarıda bir saniye durun ve sonra geri yere yatın.

Hazır bel ve karın için çalışma yapmışken tüm kaslarımızı bir hareketlendirelim dedim. Ne dersiniz? 

  1. Pilates hareketlerine benzeyen bu hareket boyunca derin nefes alın. Dizleriniz bükük ve kalça hizasında açık bir şekilde sırt üstü yatın. Dizleriniz kalçalarınızın üstünde 90 derece bükülene kadar karnınızı omurganıza doğru sıkıca çekin ve her seferinde bir bacağınızı kaldırarak nefes verin.
  2. Nefes verip sağ eliniz sol dizinize dokunmak için uzanırken, kafa ve omuzlarınızı yerden kaldırın. Düzelirken nefes verin ve bacağınızı kendinizden uzaklaştırarak indirin.
  3. Aynı hareketleri diğer bacağınızla tekrarlayın.

 

4.Bacaklarınız ve kollarınızı önünüzde uzatarak dik oturun.

5.Yavaşça tek tek omurlarınızın üzerinde, yere varana kadar ve kollarınızı başınızın üstüne getirerek geriye doğru yuvarlanın.

6. Nefes verip oturma pozisyonuna geri dönün.

 

Üzerimde bir ağırlık var…

kisilik_tipinize_gore_beslenme_onerileri-4

Herkesin ağırlık sorunu var. En zayıfımız bile yeme içme konusunda dikkatli. Vücut ne kadar orantılı olsa da spor salonları yürüyüş parkurları dolup taşıyor. Öyle olmalı zaten. Sağlık için olması gereken bedene sahip çıkmak. İskeletimize kaslarımıza ekstra bir ağırlık yükleyip bedenimize eziyet etmeye hakkımız yok. Sağlıklı bir şekilde besinlerimizden kısmak zorunda kalmadığımız kontrollü bir beslenme yolunu tercih etmeliyiz.

Hareketsizliğin getireceği ağırlıklardan uzak durmalıyız.  Görüntümüzden önce o bedenin içerisinde görünmeyen organların, kemiklerin, damarların ve her ne varsa hepsinin bizi hayatta sağlıklı yaşatabilmesi için bizim de ona göre yaşam tarzımızı belirlememiz lazım.

Sağlık için ne yapmalıyız? bu sorunun cevabını bu yazıyı okuyan neredeyse herkes uzmanlık boyutunda olmasa da biliyordur. Bilmekle kalmayıp yapması gerekenleri hayatında uyguluyordur da elbette. Yeniden yüzleşmek, hatırlamak hepimize iyi gelecek diye düşündüm.

Her gün mutlaka yenilmesi gereken besin grubundan bahsedelim biraz. 2-3 porsiyon taze meyve tüketmek bu meyvelerde bulunan enzimler ve vitaminler ile metabolizmamızı  hızlandırmamızı sağlar. Aralarda atıştırmak istediğimizde kuru meyvelerden tüketmekte sindirim sistemimiz için önemli. Meyvelerin kurusu da tazesi de vücuda gayet yararlı hizmet vermekte.

Her ana öğünde; sabah, öğlen, akşam mutlaka çiğ sebzelerden imal ettiğimiz salata tüketmeliyiz. En az meyveler kadar sindirim için faydası olacaktır. Yemkelerinizi hazırlarken salata yapmak zor gelen arkadaşlarımıza bir öneri; yemek yapma enerjinizi salataya harcamanız yararınıza olacaktır. Salatalarınıza mutlaka zeytinyağı kullanın. Salata sosları taze sebzelere zarar vermekten başka hiç bir işe yaramıyor. Zeytinyağı, limon suyu ya da sirke çeşitleri bizim ailelerimizde gördüğümüz en kıymetli salata soslarıdır.

kocaeli-diyetisyen-onerileri-610x305

 

Salataya zeytinyağı koyulması ne kadar doğru bir davranış ise yiyeceğimiz besinleri yağda kızartıp yemek o kadar yanlış beslenmeye yol açar. Asla kızarmış yiyecekler yemeyin. “Çok lezzetli ama canımız çekiyor” dediğinizi duyar gibiyim. Tadına bakmak diye bir hakkınız var. Nadir denilebilecek zaman diliminde tadına bakmak zararlı olmayacaktır elbette. Diyetisyenlerin ufak kaçamaklara izin verdiğini unutmayın.

Bütün diyetisyenlerin hem fikir olduğu önemli bir besin türü de, kurubaklagiller. Aile ismi gibi  değil mi? İşte bu aileye mensup ürünlerden haftada en az 1 öğünde mutlaka tüketmek gerekiyor.

Protein oranı yüksek gıdaları tüketmek, vücut direncinizi ve insülin değerlerinizi stabilleştirirmiş. Bezelye, barbunya, mantar gibi protein oranı yüksek güçlü sebzelerden kaçmayın.

Sağlıklı vücut için en önemli ihtiyaç şüphesiz su. Her gün en az 2 litre su içmelisiniz. Su tüketimi günün istediğiniz saatinde, istediğiniz şekilde, istediğiniz sıcaklıkta olabilir. Süt ve yoğurdu tam yağlı olarak tüketin. Yağsız ve diyet sütlerin glisemik indexi düşük olduğu için daha çabuk acıktırır. Diyet içecekleri de sınırlı tüketin. Kalorisi yok diye istediğiniz kadar tüketmeyin

Her gün en az yarım saat orta tempoda hareket etmelisiniz.  Hedef sağlıklı kilonuza inmek, indikten sonra da kazandığınız sağlıklı yaşam ve beslenme alışkanlıklarını ömür boyu devam ettirmek olmalıdır.

Diyet kelimesiyle aç kalmak kelimesini bir tutmayın. Her hangi bir yiyecek kaçamağını eğer gerçekten istiyorsanız ölçülü bir şekilde yapın. İstemediğiniz halde hatır için veya ortama uymak için fazla kalori almayın. Aldığınız bu fazla enerjiyi yakmak için bol bol yürüyüş veya başka bir fiziksel aktivite yapın.

Ne çok fazla, ne de çok az optimum beslenin. Gereken miktardan az yemek, vücudunuzun hastalıklara karşı direncinin azalması, halsizlik, vitamin ve mineral yetersizlikleri ile sonuçlanabilir. Gereken miktardan fazla besin tüketimi ise vücutta aşırı yağlanma ve şeker, tansiyon, kalp hastalıkları gibi kronik hastalıklara yakalanma riskini artırır.

kan_grubuna_gore_beslenme_onerileri-0

 

Metabolizmanızı dinç tutmak için dört saatten fazla aç kalmayın, az ve sık beslenin. Sizi dört saatten fazla aç bırakan önerileri dikkate almayın. Sabah uyandıktan sonra bir saat içinde enerji alıp vücudunuzu çalıştırın.