İsyan…
Birinin sevdiği olmak, sevgilisi olmaktan daha kıymetli. Biz bir türlü ikisini de başaramadık. Saçmaydı zaten. Kum üstünde çakılı kalmış kayıkta kürek çekmekti bizimkisi, biraz da uyurken çalışabilme isteği. Nereden sevildiğime karar verdim bilemiyorum şimdi. Sevdiğimden sevildim sandım belki. Sevildiğinden sev istedim. Sevdikçe sevil istedim ve tadına doyma aşkın. Ben seni bana isterken sen sevdiğini diledin.
Senin bir hayatın vardı sevdiğin, sevildiğin. Sevgilin olmamı istedin. Sevdim, sevilesi oldum, sevgilendim. Sevgilindim. Sevgilinin anlamını bilemedim. Beğenileninmişim meğer… Senin hayatında olsam olsam ebruli bir renk olurum sanırım ama sen bendeki tüm renkleri soldurdun.
Sen benim mabedimsin etrafında yorulmadan tavaf ettiğim. Yörüngende gezinen herhangi bir gezegen mişim. Ben soluduğum hava ilan ettim seni, her nefeste içime doluyor hücrelerime yayılıyordun. Sen de iyi olanı görmek ve sırf o iyiliğin adına adamak istedim kendimi. Bu çok hırpalayıcı.
Senden bakınca görünen benden utanıyorum. Yan roller bana göre değil biliyorum. Sahnede olmaktan utanıyorum. Yokmuşum, film arası sıkıntı veren uzun ve anlamsız reklammışım gibi hissetmek istemiyorum öyle ha zaplandı ha zaplanacak. Kumandayı sana verdik diye iki de bir kanalı değiştirtmem haberin olsun. En çarpıcı, tutku dolu, aşk kokan bir filmin baş rolüne kuruluveririm o film de adın anılmaz anlıyor musun?
Kıymetsizliştirildiğim yürekte sadece kiracı olurum ben, sahiplenmem. Sana bahşedileni göremeyecek kadar sığda yüzersen, ben derinlere doğru kulaç atarken yetişemezsin. Soluğunu keser, yüzgeçlerini koparırım senin.
Özlenilmeyecek, hissedilmeyecek, hayatının kenarında kıyısında tutulacak bir dekor değilim ben. Severek gelirsen, gelir tahtına oturur imparatorluğunun tadını çıkartırsın. O impararatorlukta hizmetkarın da olamam senin. Yar olurum ancak vazgeçemediğin. Yar olamazsam hayat dar, ömrün kısa olur bilesin. Hükmünü kayıp eden kimliksiz bir kral mı olmak niyetin?
Bir mücevher ışıltısını göremeyen insan ancak aşka kör olur. Kör kalpler, geçici heveslerle eğlenirken hayat akıp gider, finalde pişmanlık kaçınılmaz olur. Kalpte senin, hayatta, ister aşkla gel şereflensin benliğin, ister kaç geçiciliklerle kilitlensin ruhun. Huzura kapansın kapıların, mutluluk terk etsin seni.
Aşksa gel. Tutkuysa söyle. Zihin yerli yerine oturtsun istekleri, hayalleri, yalanları, gerçekleri. Sonradan şaşkınlıkla pişmanlık olmasın geleceği. Tutkudan aşk doğmaz ama aşktan doğan tutkunun eşi benzeri olmaz biliyor musun? Sen hangi hayatlarda sonsuz olmak istiyorsun?
Birinin sevgilisi olmak sevdiği olmak anlamına geliyor mu dersiniz? Sevdiği olmak sevgilisi olmaktan daha kıymetli değil mi? Her ikisi de olabiliyorsak ne ala. “Sevdiğim başka sevenim başka” diye bir şarkı vardır bilirsiniz. Ezginin Günlüğü’nün en özel şarkılarından biridir.
Sevgili olmakla paylaşılabilecek ne varsa dostlarınla da aynılarını paylaşıyor ve bedensel birliktelikten başka bir fark göremiyorsan sevildin mi sevdin mi bir sor kendine ey insan…
linkteki şarkı da özetidir. Yorumlarınızı bekliyorum…